Şubat ayına bugün veda ettik ve ben bu ay tam yirmi sekiz film izledim. Evet, bu kadar zamanı nereden buluyorsun diye sorabilirsiniz. Uykudan fedakarlık diyelim. Eğer bu sektör içinde çalışmak istiyorsam ve kendime bu sektör içinde bir yer edinmenin hayalini kuruyorsam, kimlerle karşı karşıya kalacağımı bilmem gerekiyor sanırım. Bu aslında bazen beni tedirgin ediyor. Kitap okumayı da seven biriyim ama okuduğum kitapların benim üslubumu değiştireceğinden ve kendi üslubumu bulamayacağımdan tedirgin oluyorum. Sinema konusunda da aynı düşüncelerim var ama hey, ben böyle düşünüyorum diye gerçek olacak değil.
Bu ay izlediğim filmleri sizlerle de paylaşmak istedim. Filmleri izleme sırama göre paylaşacağım. Hepsini, izlemeniz için gönül rahatlığı ile önerebilirim. Şubatın başından sonuna kadar izlediğim filmler:
Ender's Game
Ender's Game |
Uzay filmleri hoşunuza gidiyorsa bu filmi de seveceğinize eminim. 2070 yılında geçen fütüristik bir film. Zeki çocukların, Dünyayı kurtarmak için eğitildikleri ve bu süre içinde geçirdikleri günleri anlatan bir film.
“Eğer denersen ve kaybedersek, bu senin suçun olmaz; ama denemez isen ve kaybedersek, bu tamamen senin suçun olur.”
Pan (2015)
Pan (2015) |
Benim dinlemeyi en çok sevdiğim hikayelerden birisiydi Peter Pan ve bu zamana kadar birçok versiyonunu izledim ekranlar da. Bu yapım da gayet hoşuma gitti. Ayrıca Levi Millar (Peter Pan) bana James McAvoy'un küçüklüğünü hatırlatıyor. Birbirine benziyorlar.
The Martian |
The Martian filmi ile ilgili uzun yazımı okumak için buraya tıklayabilirsiniz. Ancak uyarmalıyım, film ile ilgili ipuçları veriyor, bu yüzden dikkat edin. Uzay ile ilgili filmleri çok seviyorum. Son zamanlarda Gravity olsun Interstellar olsun beyaz perdede artan bilim kurgu ve uzay filmleri sinema sektöründe de hak ettiği yeri yavaş yavaş alıyor. Ayrıca teknolojinin gelişmesi, gelecekte ne gibi sorunlarla karşılaşabileceğimiz ve bunları nasıl çözebileceğimiz konusunda önceden düşünmemize yardımcı oluyor bu gibi filmler.
Room
Room 2015 |
Gerçek bir hikayeden kitaba, ardından da filme uyarlanan bir yaşam öyküsü. Tüm dünyan tek bir odadan ibaret olsa, ne hissederdin? Kesinlikle mükemmel bir film. Kurgu ve müzikler de en az filmin konusu kadar ilgi çekici. Ayrıca baş rol oyuncusu Brie, 2016 Akademi Ödüllerinde En iyi Kadın Oyuncu ödülünün sahibi oldu. Hak ediyor.
The Intern
The Intern |
60 yaşında bir iş yerinde stajyer olarak çalışmaya başladığınızı düşünün ve zamanla sadece stajyer değil, insanların dertlerine ortak olan ve onlara yardım eden birisi ve herkesin aradığı insan olduğunuzu düşünün. Kimi zamanğlenceli, kimi zaman komik, kimi zaman hüzünlü, baş rollerini Anne Hathaway ve Robert De Niro'nun paylaştığı güzel bir film.
Lost in Translation
Lost in Translation |
Sadece iki kelime: Scarlett Johansson
Spotlight
Çocuklara yıllarca tecavüz eden kilise sistemi, bunu görmezden gelen insanlar ve yaşanmış bir hikaye. Mutlaka izlenmesi gereken mükemmel bir film. Ayrıca 88. Akademi Ödüllerinde en iyi film dalında Oscar aldı Spotlight filmi.
Steve Jobs'ı sevmiyorum aslında. Ancak film hakkını verecek derecede güzel hazırlanmış. Steve Jobs sevmeme nedenime gelirsek, toplumda olan yanlış bir algı sonucu dışa dönük insanların, içe dönük insanlardan daha başarılı olabileceği aşılanıyor insanlara. Ancak Apple Bilgisayarı ilk icat eden kişi Steve Vozniak ve biz onunla ilgili ne bir kitap ne bir film görüyoruz. Bu filmi sevmeme nedenim, yine içe dönük insanlara ön yargı ile yaklaşıp, başarılı olmak için dışa dönük olmalı felsefesini aşılaması.
Ferris Bueller's Day Off
En sevdiğim filmlerden kendini, bu zamana kadar birçok kez izledim ve bu ay tekrar izlemeye karar verdim. Liseye giden Ferris adında birgencin, okulu kırdığı ve bir gün boyunca arkadaşları ile yaşadığı şeyleri konu alan bir film.
Ah Amy, sen dile getirdin ama insanlar dinlemedi ve sen şimdi cennette söylüyorsun şarkılarını. EN sevdiğim Jazz sanatçılarından biri olan Amy’nin hayatını anlatan, gerçek kamera görüntülerinden hazırlanmış belgesel tadında bir film. Ün ve şöhretin, alkol ve uyuşturucunun insanı nasıl bir sona götürdüğünü üzülerek görebildiğiniz bir film.
Grease Live (2016)
Grease sevdiğim müzikallerden birisi ve 2016 yılında CANLI yayın olarak yapılan Grease mükemmeldi! Kesinlikle izlemenizi öneriyorum ve yayının canlı yapıldığını unutmadan.
Kill Bill
Pek fazla söze gerek yok bence.
Kill Bill 2
Into the Night
Üniversiteyi bitiren ve varlıklı bir aileden gelen biri, hayattaki tüm maddi şeylerden vazgeçip hayatını doğada devam etmeye karar verir ve iki sene içinde başından geçen, yolda karşılaştığı insanlarla olan maceralarını anlatan güzel bir film.
Before We Go
Eğlenceli bir romantik komedi. Aslında romantik denemez, New York’ta şans eseri karşılaşan iki kişinin bir gece boyunca yaptıklarını konu alan, yönetmenliğini yine Chris Evans’ın yaptığı hoş bir film.
Deadpool
Bazı süper kahramanlar diğerlerinden daha süper! Son zamanlarda bu filmde güldüğüm kadar güldüğümü hatırlamıyorum. Diğer süper kahraman filmlerine oranla daha az bütçe ile çekildiği göz önüne alınınca. Mükemmel bir yapım olmuş.
Fathers and Daugthers
Dark Shadows
Never Let Me Go
Hayatları tek bir amaç üzerine kurulu insanlar, organ bağışlamak ve ölüme göz yummak. Onların diğer insanlardan farklı olmadığını gösteren, hüzünlü bir film.
Breakfast at Tiffany’s
Yine en sevdiğim filmlerden birisi! Defalarca izledim ve izlerim. Hayatını New York'ta zengin insanlarla takılarak geçiren ve bu şekilde para kazanan bir kadının üst kata taşınan komşusu ile tanışması sonucu hayatının nasıl değiştiğini anlatan güzel bir film.
Kick-Ass
Kick-Ass 2
Fahrenheit 9/11
Playing It Cool
About Time
Lemonade Mouth
Uzun yıllar boyu izlemeyi ertelediğim bir filmdi kendisi ve izledikten sonra mükemmel bir yapım olduğuna karar verdim. Hayatını en yakın üç arkadaşı ile birlikte o işten bu işe geçiren ve doğuştan inanılmaz zeki bir gencin, yaşamını ne yönde çizeceğini bilmedi zamanlarda başından geçen olayları anlatan harika bir film.
Kate Winslet'in baş rolünde olduğu Dressmaker, küçük bir kasabada, bir avuç insan arasında geçen olayları anlatmakta. Yıllar önce ölen bir çocuk, onu öldürmekle suçlanan ve kasabadan gönderilen başka bir çocuk yıllar sonra tekrar kasabaya dönüp, işin gerçeğini anlamaya çalışır. Komedi unsurlarının da ağır bastığı filmi izlemenizi mutlaka öneririm.
Sizler bu filmlerin hangilerini izlediniz, hangileri favoriniz ve hangi filmleri izlememi önerirsiniz aşağıya yorum olarak yazarsanız mutlu olurum.
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere :)
Spotlight
Spotlight 2015 |
Çocuklara yıllarca tecavüz eden kilise sistemi, bunu görmezden gelen insanlar ve yaşanmış bir hikaye. Mutlaka izlenmesi gereken mükemmel bir film. Ayrıca 88. Akademi Ödüllerinde en iyi film dalında Oscar aldı Spotlight filmi.
Steve Jobs
Steve Jobs |
Ferris Bueller's Day Off
Ferris Bueller's Day Off |
Amy
Amy |
Grease Live (2016)
Grease sevdiğim müzikallerden birisi ve 2016 yılında CANLI yayın olarak yapılan Grease mükemmeldi! Kesinlikle izlemenizi öneriyorum ve yayının canlı yapıldığını unutmadan.
Kill Bill |
Pek fazla söze gerek yok bence.
Kill Bill 2
Into the Night
Into the Wild |
Before We Go
Before We Go |
Deadpool
Deadpool |
Dark shadows |
Fathers and Daugthers
Dark Shadows
Never Let Me Go |
Hayatları tek bir amaç üzerine kurulu insanlar, organ bağışlamak ve ölüme göz yummak. Onların diğer insanlardan farklı olmadığını gösteren, hüzünlü bir film.
Breakfast at Tiffany’s
Breakfast at Tiffany's |
Yine en sevdiğim filmlerden birisi! Defalarca izledim ve izlerim. Hayatını New York'ta zengin insanlarla takılarak geçiren ve bu şekilde para kazanan bir kadının üst kata taşınan komşusu ile tanışması sonucu hayatının nasıl değiştiğini anlatan güzel bir film.
Kick-Ass |
Kick-Ass 2
Fahrenheit 9/11
Playing It Cool |
Playing It Cool
About Time
Lemonade Mouth
Good Will Hunting
Good Will Hunting |
The Dressmaker
Dressmaker |
Sizler bu filmlerin hangilerini izlediniz, hangileri favoriniz ve hangi filmleri izlememi önerirsiniz aşağıya yorum olarak yazarsanız mutlu olurum.
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder